13 Kasım 2011 Pazar

Sevgililer Günü Nedir?



14 şubat 2008
Güzel bir şubat sabahı.. hava hafif kasvetli(severim kasvetli havaları) yağmur inceden sürttürüyor. Yavuklum hülya aradı.
h-“bebeeeeeem. Nerdesaaan?”
-“ananınkindeyaaaaam.” Diyemedim tabii.
Ben-“gözlerimi senin sesinle aralamak hayata.. günaydın bitanem.”
h-“ayyy senin o gözlerini yerim”
ben-“hadi kalk gel kahvaltı edelim”
h-“yaa bebişim candan’a uğrayıp öyle gelsem olur muuaa?”
ben-“tamam hayatım. Bende o zamana kadar hazırlarım kahvaltıyı.”

Telefonu kapattı. Geri sayım başlamıştı. Eğer istediği gibi bir masa bulamazsa ırzıma geçer imanımı sikerdi. Ben öyle aristokrat büyümedim ki amına koyım. Ne anlarım masa düzeninden, çatalın, peçetenin nereye konulacağından!
Gelmesine 10dk kala arayacaktı beni. Ben ise her şeyi hazırlamış posta gazetesinin en son sayfasındaki “İsviçreli bilim adamları yine ne bulmuş?” bölümünü okuyordum.
Çayda mis gibi olmuştu be. Ama haspam cıngıllı meyve sularından içiyordu. Rengarenk yapıyordu onları falan.
“İsviçreli bilim adamları yumurtadan nakledilen genle kare yumurta yapacaklarmış.”
Bu haber dikkatimi çekti ve “şöyle sucuklu yumurta olsa da yesek” dedim. Kalktığım gibi çaktım iki yumurtayı. Tereyağı da koydum. Tam bir şölen(benim için).
Gelmesine az kalmıştı. Hülya gelene kadar dumanı gitmezdi yumurtanın. Tekrar gazeteye döndüm. Yine arka sayfada “Karadeniz bölgesinde kuş dili” adlı manşeti gördüm.
Yine bir şeyler çağrıştırdı. “evet evet.. mıhlama. Mıhlama yapmalıydım” koştuğum gibi mutfağa. Erittim peynirleri tereyağını yaktım üzerine.. off yeme de yanında yat. Kapı çaldı.
Gelen hülya idi. “Hayatım arıcaktın hani?” dediğimde. “amaaan sende kaçıncı yüzyıldayız sanki?” dedi. Anlam veremedim. Zekice bir şey söylediğini zannetti sanırım.
Dış kapıdan salona kadar olan koridor toplam 10 adımdı. Birden hülya’nın tereyağına karşı olan alerjisi geldi aklıma. “ananııııı.. şimdi sıçtın oğlum. Boku yediğinin resmidir.” Hülya sanki slow motion yürüyordu koridorda. Birinci adım ikinci adım. Bende arkada omuzları devrik, gözleri karşı pencereye bakan mazlum bir adam. Şiir gibiydi şimdilik her şey. 3 adım sonra tereyağı kokusuyla beraber gelecek olan bağrışma agatha christie romanlarından farksız kılacaktı şimdiki “ben”i.

Tick tock tick tock
“hayııııııııırrr.. kusucam evet.. evet kusucam böğğğğğğğrk”. Kendini sağa sola vuruyor, önüne geleni yere fırlatıyordu.
Evet bu bir Vietnam savaşıydı. Ben o klişe fotoğraftaki, tankın önünde duran adam!
“Allah senin belanı vermesin Sinan tağammmıııı!?” dedi hülya üzerime gelerek. Gremlin gibiydi tipsiz iğrenç bişey olmuştu kusa kusa. Bir an insan olduğumu unutmuş. Gururumun olduğunu hatırlamıştım. Erkekliğimi göstermem gerekti! Hem evim mahvolmuştu hem de gremlin bir sevgilim vardı. Buna katlanamazdım.
“cevap be adi herif. Alerjimin olduğunu bilmiyomusun he? Pislik!!”
Sakin değildim. Evin a.ına koymuştu çünkü. Daha da kötüsü baba yadigarı kameramı kırmıştı.
Odunum vardı kilerde. Evet bildiğin odun. Koşarak aldım odunu ve ardından banyoya yöneldim. Bir güzel ıslattım odunu. “the punisher” gibi dikildim karşısına. Göz bebekleri büyüdü hülya’nın “bokunu yiyim Sinan. Bokunu yiyim yapma”
“ona da alerjin vardır senin mını z.ktimin yosması. Hayatımı siktin hayatımı. İki kuruşluk keyfim var burada lan. Götümden kan aldın yıllarca. Senin yüzünden tereyağına hasret kaldım. Annemin köyden yolladığı tereyağlarını heykel yapmak için kullanıyorum. Zarureten sanat edindim lan senin yüzünden. Iğaaaarrrr” diyerek ıslak odunu geçirdim başına.
Hülya ölmüştü. Amele sümüğü gibi yapışmıştı laminant parkeye. Jilet paklardı onu artık.
Nedim abi geldi gürültüye. “Bu ne lan? Noluyo burada?” diyerek bir güzel o da kustu salonun ortasına. Onu da öldürdüm. Şimdi hapisteyim ve öğrendiğim tek şey şu oldu yaşananlardan sonra.

13 şubat gecesi kafamı doğuya vererek yatıcam ki
Sevgililer gününe ilk kafam girsin.

1 yorum:

  1. Çok güzel yazılar. Bunları kitap yap ta, satın alalım. Evde kendi kendimize kafa ütüleriz.

    Şaka yaptım. Gerçekten beğendim. Kapasiteni biliyordum da. Şu gaddarlıklıkla ilgili bölüme bayıldım.

    İhsan Kayhan Foça İzmir.

    YanıtlaSil